5 Yılda Yaptıklarım ve Yapacaklarım

kadir kara

Doğup büyüdüğüm, havasını teneffüs ettiğim, şehrin Belediye Başkanı olmak, insanlarımıza hizmet etmek, kentimize yatırımlar yapmak, kentin gelişmesi için ön ayak olmak, insanların mutluluğunu gülen gözlerinde görmek, hayatımın en büyük projelerinden biriydi. Bunları yapabilmek için ciddi anlamda hazırlıklı ve kararlıydım.

BAŞKANIM İSTERSENİZ EN BAŞTAN BAŞLAYALIM. YANİ 2009 MAHALLİ İDARELER SEÇİMLERİNE GİDELİM. O DÖNEM SEÇİM ÇALIŞMALARINA “BEN BİLİRİM VE BİRLİKTE YÖNETİM” DİYE BAŞLADINIZ NEYİ BİLİYORDUNUZ. BİRLİKTE YÖNETİM DEMEKLE NEYİ KASTETTİNİZ?.

Sizlerde çok iyi biliyorsunuz ki, ben Belediye Başkanı seçilmeden 15 yıl Osmaniye Belediyesinde görev yaptım. Dolayısı ile Osmaniye’nin bütün sorunlarını halkın içinde yaşamış bir kardeşiniz olarak çok iyi öğrenme fırsatım oldu. Osmaniye’ye yapılması gerekenleri biliyordum. İşte bunun için “Ben bilirim” dedim.

Halkın sorunlarını halkın içinde dinlemek gerektiği düşüncesi ile her gün bir mahalleyi ziyaret ederek, kentimizin insanlarının görüşlerini alarak, insanlarımızın istekleri doğrultusunda çalışmalar yapmayı planlamıştım onun için “Birlikte Yönetim” dedim.

Doğup büyüdüğüm, havasını teneffüs ettiğim, şehrin Belediye Başkanı olmak, insanlarımıza hizmet etmek, kentimize yatırımlar yapmak, kentin gelişmesi için ön ayak olmak, insanların mutluluğunu gülen gözlerinde görmek, hayatımın en büyük projelerinden biriydi. Bunları yapabilmek için ciddi anlamda hazırlıklı ve kararlıydım. Osmaniyeli hemşerilerim yüreğini koyarak bana bu fırsatı verdiler. Bu fırsat bize geçtikten sonra bizim yapabileceğimiz tek şey vardı. Oda Osmaniye ve Osmaniyeliye hizmet etmekti onun için çalışmalar başlattık.

SEÇİM ÇALIŞMALARI, TOPLANTILARI VE MİTİNGLERİNİZDE OSMANİYE HALKININ İSTEKLERİ DOĞRULTUSUNDA VERDİĞİNİZ BAZI SÖZLERİNİZ VARDI VERDİĞİNİZ BU SÖZLER BENDE KAYITLI. OSMANİYE HALKI SİZDEN NE İSTEDİ, SİZ NE SÖZ VERDİNİZ. BAKALIM UNUTTUNUZ MU NELERDİ VERDİĞİNİZ BU SÖZLER, BU VAATLERİNİZİ YERİNE GETİREBİLDİNİZ Mİ?.

Öncelikle şunu belirtmek istiyorum. Biz bu göreve hazırlanırken, hizmetlerimizin bitmeyeceği yani önünün açık olduğu hizmet anlayışıyla hazırlandık. Bizim hizmet kitabımızda nokta olmayacak, virgül olacaktı.

Belediyecilik anlayışımız hem kendi projelerimizi gerçekleştirmek hem de güzel insanlarımızın istediği hizmetleri kendilerine sunmaktı.İşte burada “Birlikte Yönetim” anlayışı devreye giriyor ve bize de hayata geçirmek kalıyordu. “Birlikte Yönetim” anlayışının altyapısını da hazırlamıştık. “Birlikte yönetim” anlayışı ile doğru iletişim, diyalog, karşılıklı anlayış ve hoşgörüyü temel prensip edinerek şehrimize hizmet etmekti bizim amacımız.

Biz belediyeciliğin sadece yol yapmak, su getirmek olmadığını, aksine şehrin güzelleşme ve gelişmesi için yeni projeler üretmek olduğunu, bunu yapmak içinde yerel yönetimlerin hizmet aşkı ile çalışması gerektiğine vurgu yaptık.

Şeffaf belediyecilik anlayışıyla hizmet edeceğiz kendi değerleri ile yükselen bir şehir olmamız için Osmaniye halkının yüreğinin sesini dinleyerek, şehrimizin coğrafi ekonomik ve tarihi potansiyelini en iyi şekilde değerlendirip işsizliğe çözüm bulmuş, sanayileşmiş, kendi değerleri ile yükselen bir şehir olması için yüreğini ortaya koyan bir belediye olacağız dedik.

Bu kapsamda belirli zamanlarda, düzenli olarak “Başkan Mahallenizde” sloganıyla mahallelerimizi ziyaret ettik, etmeye devam ediyoruz. Bu ziyaretlerimiz sırasında mahalle sakinlerimizle birlikte sorunları yerinde görüyor, karşılıklı istişare ederek yapılması gerekenlere birlikte karar veriyoruz. Daha sonra mahalleye ne yapılması gerekiyorsa birim müdürlerini bilgilendirip gerekli işlemlerin yapılmasını sağlıyoruz.

Yani bizim hizmet anlayışımız “Doğumdan ölüme” yaşamın her anında halkımızın hizmetinde olmaktı. Belediye olarak görevimiz halkımızın her alandaki ihtiyaçları doğrultusunda hizmet birimleri kurarak bu hizmetleri hayata geçirmenin bilinci ile sosyal belediyeciliğe çok önem verdik Türkiye’de örnek gösterilecek projelere imza attık.

BAŞKANIM O ZAMAN DOĞUMA GİDECEĞİZ BUYRUN SİZİ DİNLİYORUM.

Doğumdan ölüme kadar insan yaşamının her anında hizmet veren sosyal belediyecilik projelerinden birisi olan “ALO DOĞUM HATTI 444 15 64” adı altında bir hizmet ağı kurarak bu projeyi gerçekleştirdik.

Sistem hamilelik döneminde “ALO 444 15 64” numaralı telefonu aramakla devreye giriyor. Sonrası Osmaniye Belediyesine kalmış.Osmaniye Belediyesinin özel donanımlı ambulansı uzman hemşiresi ile geliyor.

Bu proje ile aynı zamanda anne adayı hanımlarımızın hastaneye gidip gelmelerinde yaşanan sıkıntılarıda ortadan kalkmış oluyor. Randevu sistemi ile çalışan “ALO DOĞUM HATTI” ile anne adayı hanımlarımız evlerinden alınarak hastaneye, ardından tekrar evlerine hiçbir ücret alınmadan taşınıyor.

Eğer doğum gerçekleşirse, “Nede olsa o bir Osmaniyeli” düşüncesi ile “Mutlu Şehir Osmaniye’ye Hoş geldin Bebek”  diyerek ilk zıbını ve malzemelerini Osmaniye Belediyesi olarak biz veriyoruz.

Kısacası hiçbir ücret ödemeden bir telefonla.Hamilelik döneminde, yeni doğacak bebeğinizde annesi de bize emanet. Ayrıca bu projemiz de 2010 yılında İçişleri Bakanlığı tarafından örnek belediyecilik uygulamaları arasında gösterilmiştir. Osmaniye Belediyesi olarak bu projemizle hemşerilerimize şunu ifade etmeye çalıştık. “ Hamilelik döneminde, doğacak bebeğiniz de, annesi de bize emanet”

BAŞKANIM İSTERSENİZ BU BEBEKLERİ BİRAZ BÜYÜTÜP ÇOCUKLARA GİDELİM. ÇOCUKLARA SÖZLERİNİZ VARDI. ŞEHRİMİZİN ÇOCUKLARINA NELER YAPTINIZ?.

Her şey onlar için değilmi? Bütün emekler, çalışmalar, aile bireyleri olarak onlara daha iyi bir dünya,  daha gelişmiş bir ülke, amacımız onlara daha mutlu bir şehir bırakmak değilmi?

Çocuklar değilmi? Ailemizin neşe kaynağı. Akşam eve gelince bütün yorgunluğumuzu bize unutturan. Onların bir başarısıdeğilmi bizleri çok çok mutlu eden.

Her fırsatta söylerim bugünün çocukları yarının yöneticileri olacaktır. Bu çocuklar değilmi, yarın benim yerimde Belediye Başkanlığı yapacak, bizim çocuklarımız değilmi Öğretmen, Hakim, Savcı, olup bu ülke için çalışacak olan. Çocuklarımız için “YAZ SPOR OKULLARI” nı açtık ve bu okulları geleneksel hale getirerek sporun her dalında eğitim almalarını sağladık.

Yeter miydi? Elbette yetmezdi.Çok okumanın kelime hazinesini genişlettiği düşüncesi ile okuyarak kendini geliştiren kişilerin çevrelerinde gelişen olaylara da hakim olacağını ve toplum içinde eğitim seviyesinde zamanla bir ilerleme sağlanacağının bilinci ile“Geleceğin Türkiye’si çocukların sayesinde daha çok kalkınacak ve büyüyecektir” anlayışından hareket ederek onları okumaya ve araştırmaya yönlendirmek için kentimiz için, ülkemiz için okusunlar öğrensinler, bayrağı bizden daha ileriye götürsünler diye “Mutlu Çocuk Kütüphanesini” açtık.

Bu da yetmezdi. Kötü alışkanlıklara bulaşmasınlar, çocukluklarını yaşasınlar diye evlerinin yanı başına her mahalleye oyun parkları yaptık. Osmaniye’de parkı olmayan mahalle kalmayacak sloganı ile her mahalleye an azından bir park yapmak için kolları sıvadık. Çok sayıda cep parklar ve spor aletleri, yeşil alan ve dinlenme bölümlerinin bulunduğu 20 adet park, 9 Adet semt spor sahası yaptık. Bu çalışmalarımızla 161 bin 570 metre kare yeşil alan hazırladık. Bu sayede yeşil alan miktarında yüzde 55 gibi büyük bir artış sağladık.

Yine yetmedi. Trafik kazalarında verdiğimiz can kayıpları olmasın diye, Trafik kurallarınıöğretmekamacı ile her çağdaş ülkede olduğu gibi trafik kurallarını bilsinler, öğrensinler, daha güvenli seyahat etsinler ve kazalar bitsin diye “Mutlu Çocuk Trafik Eğitim Parkı”nı açtık.

Yetmedi. Düşünmenin faydalı bir insan yeteneği olduğunu hiç kuşkusuz ki satranç sporunun düşünme yeteneğini arttırdığını düşünerek “Mutlu Çocuk Satranç Eğitim Merkezi”ni kurduk.

Biz çocuklarımızı çok seviyorduk. Yetmedi bütün bu yapılanlar. Kim onlar kadar güzel oynayabilir, oynamak bu kadar kime yakışır, “ceddin deden neslin babanı” kim bu kadar güzel söyleyebilir diye “Çocuk Mehter Takımı ve Halk Dansları Topluluğu” faaliyetlerini başlattık.

Bunlarda yetmedi. Osmaniyeli minikler sanatla tanışsınlar ayaklar bale öğrensin diye deneyimli hocalar eşliğinde “Bale Kursu” açtık.

Yine yetmedi. Yeter ki okumak istesin, biz çocuklarımızın yanında olmaktan vazgeçmeyeceğiz dedik. Bir nebze katkımız olsun diye çocuklarımıza kırtasiye yardımında bulunduk ve bu yardımlara devam edeceğiz.

BAŞKANIM ÇOK TARTIŞILDI ZORKUN ÇOCUK ŞENLİĞİ YAPILSIN MI YAPILMASIN MI DİYE.

Evet, sizinde söylediğiniz gibi çok tartışıldı. 1985’ten beri yapılan “Zorkun Çocuk Şenliği” yapılsın mı yapılmasın mı tartışmalarına son noktayı koyarak şenliklere devam kararı aldık. Çocuklar bizim gözümüzde hiç büyümemişti ve büyümeyecekti çünkü büyüyen çocukların yerine yeni nesil çocuklarımız geliyordu.

Zorkun Çocuk Şenliği Ülkemizin belkide dünyanın, en eski çocuk şenliklerinden biridir. Bilenler bilir bir aşktır Zorkun, bir sevdadır Zorkun, bir efsanedir Zorkun,  bizden önceki dönemlerde çeşitli bahanelerle yapılmayan, “Zorkun Çocuk Şenliği”ni kaldığı yerden devamını sağlayıp kendi geleneklerimize sadık kalarak binlerce Osmaniyeli hemşerilerimizi ve il dışından gelen misafirleri ağırladık.

Bu nedenle yeni nesil çocuklarımızın da Zorkun çocuk şenliği hakkıdır diyerek kaldığı yerden devam ettiriyoruz. Çocuklarımız eğlensin, mutlu olsun, keyifle, neşeyle gülücükler fışkırsın yüzlerinden bugünden itibaren deyip son noktayı koyarak haydi çocuklar Zorkun’a dedik.

Devamı yarın